Kanser Öncülü Lezyonlar

Kanser öncülü lezyonlar, kansere dönüşme potansiyeli taşıyan ve genellikle kanser gelişiminin ilk aşamalarında görülen anormal hücre değişiklikleridir. Bu lezyonlar, kanser oluşumundan önceki dönemde tespit edilirse, tedavi edilerek kanserin gelişmesi önlenebilir. Kanser öncülü lezyonlar, farklı organlarda ve dokularda ortaya çıkabilir ve her birinin kendine özgü özellikleri ve riskleri vardır.

Bu lezyonlar genellikle düzenli tarama testleri ve kontrol muayeneleri sırasında tespit edilir. Örneğin, rahim ağzında görülen kanser öncülü lezyonlar, Pap smear testleri ile belirlenebilir. Bu lezyonlar genellikle kanserden önceki aşamalarda anormal hücrelerin bulunduğu bölgeler olup, ilerlemeden önce tedavi edilmelidir.

Örnek olarak, rahim ağzında görülen servikal displazi veya servikal intraepitelyal lezyonlar (CIN), bu tür lezyonlara örnek teşkil eder. CIN, hücrelerin anormal bir şekilde büyüdüğü ve rahim ağzında kanser riski taşıyan bölgeler olarak tanımlanır. CIN üç farklı derecede olabilir: CIN 1 (hafif displazi), CIN 2 (orta derecede displazi) ve CIN 3 (şiddetli displazi). CIN 2 ve CIN 3 genellikle daha yüksek risk taşıyan ve tedavi gerektiren durumlar olarak kabul edilir.

Benzer şekilde, diğer organlarda da kanser öncülü lezyonlar bulunabilir. Örneğin, kolon kanseri öncesi lezyonlar arasında adenomatöz polipler ve düşük dereceli displazi gibi durumlar bulunur. Mide ve yemek borusunda da anormal hücre değişiklikleri, kanser öncesi lezyonlar olarak değerlendirilebilir.

Bu lezyonların yönetimi genellikle düzenli takipler ve gerekli tedavi ile sağlanır. Tedavi yöntemleri, lezyonun türüne, yerine ve kanser gelişim riskine bağlı olarak değişir. Erken teşhis ve uygun tedavi, kanserin gelişmesini önlemeye yardımcı olabilir ve hastaların genel sağlık durumunu koruyabilir.

WhatsApp

Doç. Dr. Gökhan DEMİRAYAK

Teşvikiye Mahallesi, Şakayık Sokak, No :44-46, Altılar Apartmanı No: 4, Nişantaşı/İstanbul
Tel: +90 535 203 47 02